Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen Artvin Şubesi, Cerattepe nöbeti alarak Artvin halkından ve doğadan yanayız mesajı verdi. Hükümete ve maden şirketine nöbet sonrası yapılan açıklamayla önemli uyarılarda bulunuldu.
Türkiye Kamu-Sen Artvin İl Temsilciliği adına açıklama yapan Başkan İsrafil Bayrak şu ifadelere yer verdi;
“İlimizde yasa dışı madenciliğe karşı duyarlı STK ve ilgili kuruluşlar olarak yasal savunma ve koruma hakkını kullanıyoruz. Öte yandan 21 Haziran’dan bu yana Cerattepe’de nöbet tutulmaktadır. Çeyrek asırdır verilen bu onurlu mücadeleye Türkiye Kamu sen İl Temsilciliği olarak elbette gereken desteği vereceğiz.
7 Ağustos akşamı saat 21.00’dan itibaren ise nöbet sırası bizdeydi. Türkiye Kamu-Sen Artvin Temsilciliği olarak nöbet görevimizi yerine getirmenin huzur ve mutluluğunu yaşamaktayız. Kanun tanımaz kapitalist para baronlarına karşı Artvin’i ve yeşili korumaya devam ediyoruz. Maden şirketinin zamansız ve hukuksuz bir şekilde girmek istediği Cerattepe’de Artvin halkı olarak gece gündüz nöbet tutarak adeta kuş uçurtmuyoruz.
TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK ÇEVRE DAVASI CERATTEPE DAVASIDIR
Artvin’in Kafkasör Yaylasında Cerattepe’ye yapılmak istenen maden projesine karşı, ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) raporunun iptali için 760 davacı ve 61 avukat ile Türkiye’nin en büyük çevre hakkı davası açıldı. İlki ise Türkiye’de en büyük çevre davası olarak 1993 yılında 652 kişiyle açılan İzmir Bergama davası idi.
Cerattepe ve Genya Dağı’ndaki madencilik faaliyetlerinin hukuki gelişimini ise kısaca şöyle ifade etmek isterim:
Kafkasör Yaylası Genya ve Cerattepe Mevkii'nde Gümüş ve bakır ile birlikte siyanürle altın aranacak maden sahaları için Enerji Ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın 2012 yılında izin vermesinin ardından, Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı bakır madeni için Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) olumlu raporu verdi. Bölgede maden faaliyetlerinin önünü açan bu karar sonrası Artvinliler hukuk mücadelesi başlattı. Yeşil Artvin Derneği öncülüğünde bir araya gelen 283 kişi, ÇED olumlu raporunun yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Rize İdare Mahkemesi'ne dava açtı. Mahkeme 5 Ocak 2015 Pazartesi günü verdiği kararda Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilen ÇED olumlu raporunu iptal etti.
MAHKEME ŞİRKETİN ÇED’İNİ İPTAL ETMESİNE RAĞMEN!..
20 yılı aşkın bir zamandır aralıksız devam eden mücadelede; Rize İdare Mahkemesi’nde ÇED Olumlu Kararının iptali için dava açıldı. 2014 yılı Temmuz ayında yapılan keşiften sonra Kasım ayında Yürütmeyi Durdurma kararı verilmiş, bu karardan sonra 23 Aralık 2015 tarihinde duruşma yapılmış, Artvin’den yüzlerce kişi bu duruşmayı izlemek için Rize’ye akın etmişti. O gün, sadece Artvinliler değil birçok Artvin dostu, çevre dostu, milletvekilleri, birçok ilden avukatlar gelmiş, mahkemenin daracık salonunda yaklaşık 4 saat ayakta adaleti görmeye çalışmışlardı.
Rize İdare Mahkemesi, Artvin'de Kafkasör Yaylası, Genya ve Cerattepe Mevkii'nde bakır madeni için Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilen 'ÇED olumlu' raporunu iptal etti. Bu kararla birlikte bölgede maden faaliyetleri durduruldu.
Rize İdare Mahkemesi'nin iptal kararında ÇED raporundaki eksiklik, yetersizlik ve belirsizliklerin etkili olduğu öğrenildi. Kararda bölgedeki içme ve kullanma amaçlı yerüstü ve yeraltı su kaynaklarının madencilik faaliyeti ile kullanmaya elverişsiz hale geleceğine dikkat çekildi. Artvin’deki doğal yaşamın devamının büyük ölçüde tehlikeye gireceğine vurgu yapıldı. Kararda ayrıca bölgedeki orman varlığının yok edilmesinin kuvvetle muhtemel olduğu, keşif sırasında gözlemlenen heyelanlardan yola çıkarak faaliyetin alanı heyelanlara açık hale getireceği, koruma alanlarının bu özelliklerini yitireceği sonucuna varıldığı belirtilerek çevre şartlarının önceki haline döndürülmesinin zorluğu ve ekolojik dengenin ve ekosistemin olumsuz yönde etkilenecek olması hususlarının dikkate alındığında telafisi güç zararlar meydana getirebileceği kanaatine varıldığı ifade edildi.
KAMU YARARININ OLMADIĞI BİR PROJEDEN SÖZ EDİYORUZ
Turizm Bakanlığı Kafkasör’ü, Atabarı Kayak Merkezi’ni, Hatila Milli Parkı’nı turizm merkezi ilan etti. Artvin'de Turizmi canlandırmak için çeşitli projeler hazırladı. Sonra bu turizm merkezleri, maden sahasına çevrilmek isteniyor. Bu ne yaman çelişkidir. Anlamak mümkün değildir. Doğa katline doymayanlar, şimdi gözünü Artvin'e dikmiştir. Kamu yararının olmadığı, yalnızca yandaşa çıkar sağlayan, doğanın talanına neden olacak bu proje tekrar gündeme gelmemek üzere kaldırılmalıdır.
BU ŞİRKET ÇOK YERDE BUNA BENZER İŞLER ALIYOR!..
Bilindiği üzere Cerattepe ve Genya Dağı'nda yapılmak istenen altın madeni projesini Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yakınlığı ile bilinen Mehmet Cengiz'in sahibi olduğu Cengiz Holding yürütüyor. Cengiz'in ismi 17/25 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet soruşturmasında ortaya çıkan, tırnak içerisinde söylüyorum “sarf edilen ilginç” cümlesiyle gündeme gelmişti. Bu firma ile ilgili olarak kıymetli Bengü Türk Tv izleyicilerine bir küçük bilgi daha vermek istiyorum. Cengiz Holding’in aldığı ihale ve çalışmalar sadece Cerattepe ve Genya Dağı'ndaki madenler değildir, Şöyle ki;
Hasankeyf Ilısu Barajı: Mardin’de yapılan Hasankeyf Ilısu Barajı inşaatını Cengiz Holding yürütüyor. UNESCO Dünya Kültür Mirası kriterlerinin 10’undan dokuzuna sahip Hasankeyf, sular altında kalacak.
Karabiga Termik Santralı: Çanakkale'nin Biga ilçesine bağlı Karabiga beldesine kömürlü termik santralları yapımı Cengiz İnşaat ve Alarko Grubu'nun ortaklığında devam ediyor.
Akkuyu Nükleer Santrali: Rusya’nın Mersin'de yapacağı santralin deniz hidroteknik yapılarının inşası ihalesini de Cengiz İnşaat kazandı.
Hüseyin Avni Paşa Köşkü: Bir yangında kül olan köşkün bulunduğu Üsküdar Fethi Paşa Korusu’nu 2009’da TMSF'den alan Mehmet Cengiz, buraya 10 tane villa yapacağını söylemişti.
Samsun Eti Bakır İşletmeleri: Cengiz Holding’in işlettiği Eti Bakır İşletmeleri’nde 2012’de amonyak tankı kapağının düşmesi sonucu 7 işçi ölmüştü. Dava, 3 yıldır hala sonuçlanamadı.
İstanbul 3. Havaalanı Projesi: Cengiz Holding'in de içinde olduğu Limak-Cengiz-Mapa-Kalyon OGG'nin havaalanı projesi için hazırlanan ilk ÇED raporunda, 657 bin ağaç kesileceğine dikkat çekilmişti.
Bizler, TÜRKİYE KAMU-SEN olarak Artvin'imize sahip çıkıyoruz. Yalan yanlış, uyduruk ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) raporlarıyla sırf şahsi menfaatler uğruna bir şehrin geleceğini yok etmek isteyenler bilmelidir ki; ARTVİN sahipsiz değildir.
CERATEPE’DE YALNIZCA AĞAÇLAR YOK OLMAYACAK.
BİR ŞEHİR YOK OLACAK, ARTVİN HALKI KATLEDİLECEK!
Şehrin hemen üzerinde bulunan Cerattepe'de yapılacak maden yalnızca ağaçları, doğayı yok etmekle kalmayacak şehrin içme suyunu, doğayı sonra Artvin halkını katledecektir. Türkiye Kamu-Sen dün olduğu gibi bugün de Artvin'in ve Artvin halkının yanındadır. "YEŞİL ARTVİN"in yeşili solmasın diye nöbetteyiz, Cerattepe nöbetini tutuyoruz. Unutulmamalıdır ki "Artvin'in üstü ALTIN'dan daha değerlidir."
Artvin'imizi bizden sonrakilere, yarınlara, çocuklarımıza da "YEŞİL ARTVİN" olarak bırakmak istiyoruz. Diyoruz ki; “Artvin sevdamız, yaşam için kavgamız.”
