YAZIKLAR OLSUN

YAZIKLAR OLSUN

maunDevleti yönetenler din ile saltanatlarını perçinleyince, kamuda çalışan bir kısım zevat da makamlarının kendilerine el verdiği ölçüde “dindar” gözüküp aslında dinin yasak ettiği eylemleri “dindar” kisvesi altında hayata geçirirler. Kimi devlet imkânlarıyla kendine köşkler saraylar yaptırır, kimi makam aracı alır. Kiminin de makamı kısa kalır, bunları yapmaya el vermez de devletin resmi aracını her işinde kullanır… Elin nereye yetişebilirse o kadar elma koparabiliyorsun haliyle…

Ramazan ayındayız. Biraz da bundan olsa gerek gözüme daha fazla batan bir hususu sizinle paylaşmak istedim.

O çok dindar bir kamu görevlisidir. Teravih namazını kaçırmaz. Her gece kılmaktan üşenmez. Yalnız camiye 50 metre yakınlıktaki lojmanından çıkıp yaya olarak gelmek ona belli ki çok ağır geliyordu. Devletin tepe lambalı resmi aracını bu kısa mesafe için bile kullanmaktan çekinmiyordu. Çevredekilerin gösterdiği saygı ve hürmete bakılırsa kurumunda önemli biriydi… Yani maaşı iyiydi, muhtemelen arabası da vardı. Ama nedense kendi aracını değil de devletin aracını sürüyordu camiye…

Bunu görünce, geçmiş yıllarda bir devlet dairesinin şoförünün kurum amiriyle ilgili bir anlatımı geldi aklıma. “Bizimkinin bugün morali çok bozuldu.” Nedenini sorunca cevapladı. “Tam Cuma namazından çıkarken cemaatten biri yüksek sesle: şunlara bak devletin arabasıyla camiye geliyorlar, yazıklar olsun… dedi. Bu sözleri duyunca hem sinirlendi. Hem mahcup oldu.”

Vali, Hakîm, Savcı, Kaymakam, Doktor, Polis Müdürü… Kim olursan ol. Ramazan ayındayız. Fakirin, fukaranın, garip gurebanın halinden anlama ayındayız. Fakat sen kendi cebimden üç kuruş gitmesin diye mi? Yoksa, resmi araçla gideyim de havam olsun, gösteriş yapayım düşüncesiyle mi? hareket ediyorsun bilmiyorum ama farkındaysan ibadet mekânına devletin malıyla ve devletin benzinini harcayarak yolculuk ediyorsun. Hoş, Diyanet İşleri Başkanı bile lüks araçlarla anılırsa cemaatin bunu yapması da çok garip karşılanmamalı ya…

Senden benden Yeni yapılan Mahalle Camii için Cuma günü para toplarlar. Diyanet’in bütçesiyle de lüks Mercedes’ler alınır…

Ben yine de vicdan sahibi bir devlet yöneticisi okuyup üzerine alınır diye yazıyorum. Kur’an-ı Kerim’den Mâ’un suresini iyi okuyun. İşte alemlerin rabbi Allah (cc)’ın size apaçık sözünü duyun!…

 

Bakın ne diyor Mâ’un Sûresinin 4 ila 6’ncı ayetlerinde…

4- Feveylün lilmüsallîn

5- Ellezîne hüm an salâtihim sâhûn

6- Ellezîne hüm yürâûne

 

Yani;

4- Fakat veyl o namaz kılanlara ki

5- Namazlarından gafildirler.

6- Onlar ki, gösteriş yaparlar.

 

Veyl o namaz kılanlara ifadesi “yazıklar olsun o namaz kılanlara” anlamı taşıdığı gibi, “Cehennemin Veyl deresine gitsin onlar / Cehenneme akasıcalar / Cehenneme dolasıcalar / Yuh olsun onlara” anlamlarına geldiği de bazı alimler tarafından söylenmektedir.

 

Yazıklar olsun bu devletin imkânlarını kendi menfaati için kullananlara. Yazıklar olsun kendisine emanet edilen kamu malını ve hazinesini har vurup harman savurana. Ve “veyl” olsun bunları yaparken dindar gözükenler de…

Benzer yazılar

Yanıt verin.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir